Kubernetes Geleceğin “Bulut İşletim Sistemi” Olabilir mi?
2021'de, tipik bir Kubernetes Cluster’ında, POD’ların çoğunu (%59) uygulama iş yükleri oluşturuyordu.
Ancak 2022'de bu tablo tersine döndü. Ve Kubernetes, neredeyse her şeyi çalıştırmak için platform haline geldi. Bu nedenle Kubernet’ler, bulutun “işletim sistemi” olarak ortaya çıkmaktadır.
Kubernetes‘in hızlı benimsenmesinin altında, gelişmiş teknolojilerden oluşan ve büyüyen ekosistemler tarafından yönlendirilmesi ile birlikte aynı zamanda bu ekosisteme meydan okuması da bulunmaktadır. Bu Kubernetes anket raporunda, önde gelen kuruluşların gözlemlenebilirlik, güvenlik, altyapı modelleri ve açık kaynak yazılım dahil olmak üzere üretimde Kubernetes’i ve ilgili teknolojileri nasıl kullandığını öğrenin.
Modern, buluta özgü bilişimi konteynerlerden ve Kubernetes’in benimsenmesinden ayırmak imkansızdır. Kubernetes hala nispeten genç bir teknoloji olsa da, küresel kuruluşların büyük bir çoğunluğu onu üretimde iş açısından kritik uygulamaları çalıştırmak için kullanıyor. Hızlı benimseme, güvenlik, mikro hizmet iletişimleri, gözlemlenebilirlik, ölçeklendirme, kaynak kullanımı amaçları bunların başında gelmektedir.
Bu Kubernetes anketi, kuruluşların Kubernetes’i üretimde gerçekte nasıl kullandığını gösterir. Çalışma, Kubernetes kümelerini güvenli, sağlıklı ve yüksek performanslı tutmak için Dynatrace Software Intelligence Platform’u kullanan dünya çapındaki binlerce kuruluştan alınan olgusal Kubernetes üretim verilerini analiz etmektedir.
Bulgular, Kubernetes uygulayıcılarının altyapı tercihlerine ve gelişmiş Kubernetes platform teknolojilerini nasıl kullandıklarına ilişkin bilgiler sağlar. Rapor ayrıca uygulayıcıların uygulama iş yükleri için kullandıkları önde gelen programlama dillerini de ortaya koyuyor. Kubernetes’in benimsenmesi arttıkça ve teknolojik olarak ilerlemeye devam ettikçe Kubernetes, bulutun “işletim sistemi” olarak ortaya çıktı.
- Kubernet’lerin 2022'de buluta taşınması hızlanmıştır.
- Kubernetes altyapı modelleri, bulut ve şirket içi arasında farklılık gösterir.
- Kubernetes, bulutun “işletim sistemi” olarak ortaya çıkmaktadır.
- En güçlü Kubernetes büyüme alanları güvenlik, veritabanları ve CI/CD teknolojileridir.
- Açık kaynaklı yazılım, canlı bir Kubernetes ekosistemini destekler.
- Java, Go ve Node.js, Kubernetes uygulama iş yükleri için en iyi 3 programlama dilidir.
1- Kubernet’lerin 2022'de buluta taşınması hızlanmıştır.
2022'de Kubernetes, iş yüklerini genel buluta taşımak için kilit platform haline geldi. Yıllık yüzde +127'lik bir büyüme oranıyla, bulutta barındırılan Kubernetes kümelerinin sayısı, şirket içinde barındırılan kümelerden yaklaşık beş kat daha hızlı arttı. Benzer şekilde, bulutta barındırılan kümelerin payı 2021'de %31'den 2022'de %45'e yükseldi. Bulutta barındırılan Kubernetes kümeleri, 2023'te şirket içi devreye alımları geçmektedir.
Buluttaki Kubernetes kümelerinin çoğu (%73), AWS Elastic Kubernetes Service (EKS), Azure Kubernetes Service (AKS) veya Google Kubernetes Engine (GKE) gibi hiper ölçekleyicilerden yönetilen dağıtımlar üzerine kuruludur. Buna göre, kümelerin kalan %27'si müşteri tarafından bulut sanal makinelerinde kendi kendini yönetiyor.
Kubernetes barındırma kararları, maliyet, sağlama ve ölçeklendirme kolaylığı, veri güvenliği ve yasal uyumluluk gibi bir dizi parametre tarafından yönlendirilir. Hiper ölçekleyiciler tüm bu alanlara yatırım yaptıkça ve varlıklarını daha coğrafi bölgelere genişlettikçe, daha geniş bir kuruluş grubu için daha çekici hale geliyorlar.
2- Kubernetes altyapı modelleri, bulut ve şirket içi arasında farklılık gösterir.
Genel bulutta çalışan tipik bir küme, her biri yalnızca 16 ila 32 GB belleğe sahip nispeten küçük 5 düğümden oluşur. Karşılaştırıldığında ortalama olarak 32 ila 64 GB belleğe sahip 9 ve şirket içi kümeler daha fazla ve daha büyük düğümlere sahiptir.
Farklı altyapı kurulumu, ekonomik ve teknik hususları yansıtır. Hiper ölçekleyiciler, küçük ve orta ölçekli ana bilgisayarlar için rekabetçi bir fiyat noktası sunar. Zahmetsiz provizyon yoluyla, daha fazla sayıda küçük ana bilgisayar uygun maliyetli ve ölçeklenebilir bir platform sağlar. Şirket içi veri merkezleri, uzun vadede daha fazla esneklik sağladıkları için daha yüksek kapasiteli sunuculara yatırım yaparken, donanım satın alma fiyatı birçok maliyet faktöründen yalnızca biridir.
3- Kubernetes, bulutun “işletim sistemi” olarak ortaya çıkmaktadır.
Bulutta yerel mikro hizmet uygulamalarını çalıştırmak için ideal düzenleme platformu olan Kubernetes, yerleşik devreye alma, ölçeklendirme ve dayanıklılık özelliklerinin avantajlarıyla birlikte gelir. 2021'de, tipik bir Kubernetes Cluster’ında, POD’ların çoğunu (%59) uygulama iş yükleri oluşturuyordu. Buna karşılık, sistem ve yardımcı iş yükleri gibi tüm uygulama dışı iş yükleri nispeten daha küçük bir rol oynadı.
Ancak 2022'de bu tablo tersine döndü. Kubernetes’in benimsenmesi arttıkça, yardımcı iş yüklerinin sayısı artık uygulama iş yüklerinden fazladır. (%63'e karşı %37). Bu anahtar, kuruluşların güvenlik denetimleri, hizmet ağları, mesajlaşma sistemleri ve gözlemlenebilirlik araçları gibi daha gelişmiş Kubernetes platform teknolojilerini uyguladığını yansıtır. Aynı zamanda, kuruluşlar Kubernetes’i derleme ardışık düzenleri ve planlanmış yardımcı program iş yükleri gibi daha geniş bir kullanım durumu yelpazesi için kullanıyor. Kubernetes, neredeyse her şeyi çalıştırmak için platform haline gelir. Bu nedenle Kubernet’ler, bulutun “işletim sistemi” olarak ortaya çıkmaktadır.
2022'de kuruluşlar, Kubernetes güvenliğini birinci öncelik olarak belirledi. Düşük bir temelden başlayarak, Kubernetes güvenlik araçlarını kullanan kuruluşların yüzdesi 2021'de %22'den 2022'de %34'e yükseldi. Bu, yıllık +%55'lik bir büyüme oranına karşılık geliyor. Kubernetes güvenlik farkındalığı daha da arttıkça ve yeni bir güvenlik çözümleri sınıfı kullanıma sunuldukça bu eğilim muhtemelen devam edecek.
Kubernetes anketindeki kuruluşların %71'i, yıldan yıla +%48'lik bir artışı temsil eden Kubernetes’te veritabanları ve önbellekler çalıştırıyor. Mesajlaşma sistemleriyle birlikte (+%36 büyüme), kuruluşlar, uygulama iş yükü durumlarını sürdürmek için veritabanlarını ve önbellekleri giderek daha fazla kullanıyor.
Sürekli entegrasyon ve dağıtım (CI/CD) teknolojileri yıldan yıla +%43 büyüdü. Bu eğilim, kuruluşların yazılım oluşturma, test etme ve devreye alma ardışık düzenlerini çalıştırmaya önemli ölçüde daha fazla Kubernetes kümesi adadığını gösteriyor.
4- En güçlü Kubernetes büyüme alanları güvenlik, veritabanları ve CI/CD teknolojileridir.
Uygulama dışı iş yüklerine odaklanan kuruluşlar, artan çeşitlilikte teknolojiler kullanır. Bu sonuçlar, Kubernetes’i daha iyi gözlemlenebilirlik, güvenlik ve hizmetten hizmete iletişim ile geliştirme ihtiyacını yansıtıyor. Benzer şekilde, diğer teknolojiler, CI/CD araçları veya veritabanları gibi belirli kullanım durumlarını etkinleştirir. Kubernetes anketindeki tüm kategorilerde, açık kaynak projeleri en sık kullanılan çözümler arasında yer alıyor.
5- Açık kaynaklı yazılım, canlı bir Kubernetes ekosistemini destekler.
A-Açık kaynak gözlemlenebilirliği:
Prometheus, açık kaynak gözlemlenebilirliğinde açık ara liderdir ve kuruluşların %65'i tarafından kullanılmaktadır. Genel olarak, ölçüm toplayıcıları ve sağlayıcıları en yaygın olanlarıdır, ardından günlük ve izleme projeleri gelir.
Not: Anket, Dynatrace dahil olmak üzere tüm ticari gözlemlenebilirlik araçları hariçtir.
B-Veritabanları:
Veritabanları arasında %60 ile Redis en çok kullanılanıdır. Redis, Kubernetes ortamlarındaki verilerle işlemeyi, depolamayı ve etkileşimi basitleştiren bir bellek içi anahtar/değer deposu ve önbelleğidir. Buna göre, klasik veritabanı kullanım durumları için kuruluşlar, çeşitli ilişkisel veritabanları ve belge depoları kullanır.
C-Mesajlaşma:
RabbitMQ ve Kafka, kullanılan iki ana mesajlaşma ve olay akışı sistemidir. Spesifik olarak, mikro hizmet mimarileri ve yüksek verimli dağıtılmış sistemler içinde eşzamansız iletişim sağlarlar.
D-Sürekli entegrasyon ve teslimat:
ArgoCD, Flux, GitLab ve Jenkins, en yaygın şekilde benimsenen CI/CD araçlarıdır. Kuruluşlar, kontrol düzlemlerinin yanı sıra CI ve CD işlerini çalıştırmak için Kubernetes’in esnekliğini ve esnekliğini giderek daha fazla kullanıyor.
E-Büyük veri:
Büyük veri kümelerini depolamak, aramak ve analiz etmek için kuruluşların %32'si Elasticsearch kullanıyor.
F-Güvenlik:
Kuruluşlar, güvenlik için çoğunlukla politika denetleyicileri ve Gatekeeper gibi uygulayıcıları kullanır. Güvenlik açığı etki analizini otomatikleştirmek için çalışma zamanı güvenlik gözlemlenebilirliğine olan ihtiyaç artıyor.
G-Hizmet ağları:
Istio, en çok kullanılan hizmet ağıdır. Kuruluşlar, hizmetten hizmete güvenli iletişimi otomatikleştirmek ve daha iyi gözlemlenebilirlik için telemetri verilerini açığa çıkarmak için büyük Kubernetes kümelerinde hizmet ağlarını giderek daha fazla kullanıyor.
6- Java, Go ve Node.js, Kubernetes uygulama iş yükleri için en iyi 3 programlama dilidir.
Dynatrace OneAgent, Kubernetes üzerinde çalışan her bir uygulama iş yükünün belirli programlama dillerini otomatik olarak algılar. Bu, kuruluşların kullandığı Kubernetes programlama dillerine ilişkin benzersiz içgörüler sağladı.
Java Virtual Machine (JVM) tabanlı diller baskındır. Buna göre, Tomcat veya Spring gibi ilgili uygulama sunucuları da dahil olmak üzere tüm uygulama iş yüklerinin %65'i bir JVM’de çalışıyor. Çoğu kuruluşun %72'si bir dereceye kadar Java kullanıyor.
Go, kuruluşlar arasında %58'lik bir benimseme oranıyla 2. sırada yer alıyor ve uygulama iş yüklerinin %14'ü Go’da yazılıyor. Kubernetes sistem iş yükleri, sepetler veya uygulama dışı iş yüklerinin herhangi bir standart bileşeni sayılmaz. Ayrıca Node.js, iş yükü sayısı ve kurumsal benimseme açısından üçüncü sırada yer alıyor.
Kubernetes anket metodolojisi
Bu rapor, tüm küresel bölgelerdeki binlerce Dynatrace müşterisinden alınan 4,1 milyar Kubernetes POD analizine dayanan Kubernetes benimseme istatistiklerini yansıtır. Veriler, Ocak 2021 — Eylül 2022 dönemini kapsıyor. Bu müşteriler, finansal hizmetler, perakende ve e-ticaret, teknoloji, ulaşım, üretim, sağlık ve kamu sektörü kuruluşları dahil olmak üzere tüm büyük sektörlerden dünyanın en büyük 15.000 kuruluşu arasında yer alıyor.
Rapor yalnızca Dynatrace müşterilerinden alınan üretim verilerini içerir ve Dynatrace’in dahili olarak veya SaaS tekliflerini barındırmak için kullandığı tüm Kubernetes kümelerini hariç tutar.
